Connect with us

Güncel

Eğitim-Sen Dersim: Parasız, bilimsel, anadilde eğitim herkesin hakkı!

Eğitim-Sen Dersim Şubesi Sanat Sokağı’nda bir araya gelerek başlayan eğitim öğretim dönemi ve Dersim’deki eğitim öğretim sorunlarına dair basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında parasız, bilimsel, anadilde eğitim hakkı vurgusu yapıldı.

Eğitim-Sen Dersim Şubesi Sanat Sokağı’nda bir araya gelerek başlayan eğitim öğretim dönemi ve Dersim’deki eğitim öğretim sorunlarına dair basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını Eğitim Sen üyesi Naciye Turan okudu.

Turan okuduğu basın açıklamasında eğitimde çözümsüzlük politikalarının MEB ve iktidar eliyle derinleştirildiğine dikkat çekerek, “Siyasi iktidarın eğitim alanında, uzun süredir kendi siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda attığı adımlar, çeşitli vakıf ve derneklerle iş birliği halinde hayata geçirilen ‘piyasacı’ ve ‘dini eğitim’ merkezli uygulamalar, başta öğrenciler olmak üzere, öğretmenler, eğitim emekçileri ve velileri doğrudan etkilemektedir” dedi.

Kırtasiye harcamaları yüzde 400’lere varan artış gerçekleşti!

Turan, enflasyonun rekor kırdığı son bir yılda kırtasiye harcamalarında yüzde 400’lere varan artışın gerçekleştiğini belirterek, “Eğitim-senin hesaplamalarına göre Liseye başlayacak bir öğrenci için zorunlu ihtiyaçlara 3.270 TL ödeniyor. Eskiden mahalle bakkallarına borç yazdıran halkımız şimdilerde çocuğunu okutabilmek için kırtasiyelere borç yazdırmakta veya başka şekillerde borçlanmaya gitmektedirler. Velilerin sırtına bindirilen maddi yük sadece bununla da bitmiyor. Eğitime ayrılan bütçenin yetersizliği nedeniyle uzun zamandır kendi ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kalan devlet okulları çözümü bu yıl da velilerin cebinde aramıştır. Yeni eğitim-öğretim döneminin başlamasıyla birlikte okullarda kayıt parası ve zorunlu bağış uygulamaları gündeme gelmiştir. İktidarın politikaları sonucu akaryakıt fiyatlarında ki artışla birlikte velilerin cebinden çıkan servis ücretleri de geçen seneye oranla 4, 5 kattan fazla artış göstermiştir. Ayrıca zor imkanlarla okuyup sınava girdikten sonra üniversite okumaya hak kazanmış öğrenciler büyük umutlarla okumaya gittikleri şehirlerde büyük bir barınma sorunu ile kar karşıya kalmaktadırlar. Enflasyonla birlikte ev kiralarında yaşanan yüksek orandaki artışlar ve devlet yurtlarındaki yetersizlikler birçok öğrencinin hayallerinden vazgeçerek üniversite kaydını dondurmasına sebep oldu” ifadelerini kullandı.

Turan’ın okuduğu basın açıklamasının tamamı şöyle;

Asgari ücretin 5500 TL olduğu bir ülkede bir asgari ücretlinin çocuğunu okutması neredeyse imkansız hale getirilmiştir. Elbette ki bu durumun en büyük sorumlusu 2002 yılından beri iktidarda olan AKP’dir. İktidarları döneminde kamusal ve parasız eğitimden yana tavır göstermeyip eğitim çeşitli vakıf ve derneklerle iş birliği halinde piyasalaştırıldı. Piyasacı eğitimin gereklilikleri doğrultusunda özel okullara öğrenciler yönlendirilerek, eğitimde kamuculuğun tamamen tasfiyesi hedeflenmiştir.

Değerli basın emekçileri.

Türkiye’de eğitimin gerçek anlamda bilimsel ve laik bir içeriğe sahip olduğunu söylemek mümkün değildir. Bilimi, siyasal ve ideolojik amaçlarla kuşatarak kamuya sunmak bilimsellikten uzak olduğu gibi laik eğitimin gerçekleşmesi önünde de ciddi bir engel teşkil etmektedir. Din ve vicdan özgürlüğünün tanımı açıkken, tek dinli yapıyı pekiştirme konusundaki ısrar sürmektedir. Türkiye, taraf olduğu Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne aykırı hareket etmekte, AİHM’in son olarak Anayasa Mahkemesi’nin zorunlu din dersleri ile ilgili verdiği kararlar açık biçimde ihlal edilmektedir. Şehrimiz özelinde de bu durum Alevi çocukları üzerinden sürdürülmektedir. Alevi öğrencilere zorunlu din dersi dayatmaları din hürriyetine aykırılık teşkil etmektedir. Ayrıca yaşadığımız bölgede anadilinde eğitim hakkı engellenmektedir. Anadilde eğitim hakkı seçmeli derslere indirgenemez. İktidarın bu yöndeki samimiyeti Kurmanci ve Kırmancki öğretmen atamalarında ortaya çıkmaktadır. Her yıl yapılan öğretmen atamalarında bu iki branş birkaç kadro ile geçiştirilmekte asimilasyon bilinçli bir şekilde sürdürülmektedir. Dersim’de öğrencilerin seçtiği Zazaki seçmeli dersine öğretmen yokluğundan ya başka branştan öğretmenler görevlendirilmekte ya da sertifikası olan ücretli öğretmenler görevlendirilmektedir.

Değerli basın emekçileri

Bilindiği üzere Dersim’de ve Türkiye’nin başka yerlerinde 2 yıldır okulların depreme karşı güçlendirilmesi çalışmaları sürdürülmektedir. Plansız yürütülen bu çalışmalardan kaynaklı eğitim öğretime başlanmışken halen okulu ve sınıfının yeri netleştirilmemiş milyonlarca öğrencinin varolduğu bilinmektedir. Elbette ki güçlendirilme çalışmaları önemlidir ve yapılmalıdır da ancak plansız bir şekilde ağır aksak okulların açılacağı tarihleri beklemek Milli Eğitim Bakanlığı’nın basiretsizliğinden başka bir şey değildir.

 Öğretmenleri ayrıştıracak ÖMK iptal edilsin

Değerli basın emekçileri.

Eğitimin sorunları bununla da bitmemektedir. Bildiğiniz üzere yandaş sendika ve iktidar el ele vererek öğretmenlerin hiçbir sorununu çözmeyen tam tersine öğretmenler arasında kategorileşmeye ve ayrışmaya sebebiyet verecek Öğretmenlik Meslek Kanunu adı altında öğretmenlerin çoğunluğunun onayı alınmadan bir kanun yasalaştırıldı. Öğretmenlerin asıl sorunlarından olan ücretli, sözleşmeli, kadrolu ayrımını kaldırmayıp öğretmenler odasında daha fazla ayrışmalara sebebiyet verecek bu kanundan derhal vazgeçilmeli ve öğretmenlerin özlük ve ekonomik haklarının sağlandığı yasal düzenlemeler yapılmalı.

Bütün bunlar göz önünde bulundurularak;

Kamusal ve parasız eğitim hakkı bütün öğrenciler için sağlanıp velilerin sırtındaki maddi yük kaldırılmalı. Eğitime ayrılan bütçe artırılmalıdır.

Öğretmen atamalarında asimilasyon politikalarına hizmet eden anlayıştan vazgeçilip azınlık dillerine ait branşlarda yeterli sayıda atama yapılmalı ve anadilde eğitim hakkı bütün öğrenciler için sağlanmalıdır.

Laik ve bilimsel eğitimin bir gerekliliği olarak zorunlu din dersleri uygulaması kaldırılmalı. AHİM’in bu yönde verdiği kararlara uyulmalı.

Öğretmenlik Meslek Kanunu iptal edilerek bütün tarafların uzlaşması ile ortaya çıkabilecek öğretmenlerin sorunlarını bitiren yeni bir kanun için çalışmalar başlatılmalı.

Üniversite öğrencilerinin yurt sorununu çözecek adımlar atılmalı

Okulların güçlendirilmesi çalışmaları eğitimi sekteye uğratmayacak bir planla yürütülmeli.



Mart 2025
PSÇPCCP
 12
3456789
10111213141516
17181920212223
24252627282930
31 

More in Güncel