
Emek ve Özgürlük Cephesi(EÖC), bir açıklama yayımlayarak 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere dair tavrını açıkladı. Dersim’de Dersim Demokratik Halk Dayanışması(DDHD)’nin adaylarını destekleyeceğini ve DDHD’nin bir bileşeni olarak çalışacağını söyledi. EÖC, ayrıca Kürt şehirlerinde HDP’yi destekleyeceğini açıkladı.
EÖC’ün yaptığı açıklama şu şekilde:
Demokratik kamuoyuna!
Kardeşler!
AKP faşizminin devletleştiği ve her türlü demokratik muhalefeti ağır baskı altında aldığı koşullarda yerel seçimlere gidiyoruz.
On binlerce devrimci, demokrat, yurtsever ve muhalif tümüyle legal ve meşru siyasal, sosyal ve kültürel faaliyetlerinden ötürü hapishanelerde. Söz, ifade ve örgütlenme özgürlüğü ağır baskı altında. On binlerce soruşturma dosyası işleme konulmak üzere bekletiliyor. İşkence, katliam vb. normalleştirilmiş durumda. Türkiye adaletin ve özgürlüğün olmadığı ülkeler kategorisinde…
Bu faşist baskı politikalarının ve AKP devletini inşa etme sürecinin bir uzantısı olarak seçimlere dönük hileler artık abartı boyutunu aşıp, absürd bir noktaya varmış halde. Sahte seçmenler, sahte oy pusulaları, sayım hileleri, merkezi düzeydeki bilgisayar oyunları vb… artık rejimin seçim oyunlarının temel unsurları durumunda.
Dahası, AKP faşizmi devrimci, demokrat, yurtsever ve muhalif belediye başkanlarına yönelik kayyum atama politikasıyla yerel seçimleri fiilen işlevsiz hale getirmektedir. Bunun anlamı seçilecek hiçbir muhalif yerel yöneticinin bir gram garantisi olmadığıdır. İkincisi, AKP faşizmi yerel yönetimlerin başta mali kaynakları olmak üzere tüm faaliyetlerini merkezi yönetimin idaresi altına sokarak, onları adeta kötürüm haline getirecek önlemleri daha şimdiden almıştır.
Bu koşullarda altında meşru ve adil seçimler yapılabileceği asla söylenemez. Muhalefetin alacağı her oy olağanüstü baskı ve teröre, hile ve dalevereye rağmen alınmış oylar oluyor, olacak. Kazanılan yerel yönetimlerin ise ne kadar yönetimde kalacağı ve ne yapacağı ise tümüyle AKP faşizminin keyfiyetine bağlı olacaktır. Her şeye rağmen, seçimler ve somut olarak yerel seçimler mevcut koşullarda demokratik, devrimci mücadelenin geniş halk kesimleriyle buluştuğu demokratik mücadele zeminleridir. Ve hiçbir demokratik mevziyi, emekçilere ulaşmada ve onları toplumsal mücadelelerin birer öznesi yapmada rol oynayan hiç bir imkanı asla AKP faşizmine bırakmayacağız.
Yerel seçimlerde, belediye başkanlığı, il ve ilçe belediye meclisleri ve muhtarlık seçimlerinde, devrimci, sosyalist, demokrat, yurtsever, sol, halktan yana, emekten yana, AKP faşizmini geriletmede işlevi olan parti ve/veya adayları destekleyeceğiz. Onlarla omuz omuza mücadeleyi büyüteceğiz.
Daha somut olarak;
– Hangi parti ve adayların destekleneceği konusunda devrimci, demokrat ve yurtsever kesimler arasında ciddi tartışmalara neden olan Dersimden başlayarak ifade edecek olursak; Dersim’de devrimci, demokrat ve yurtsever kesimlerin ortak adaylar çıkarması elbette istenen ve tüm halk güçlerinin en çok gereksindiği şeydir. Ancak bu başarılamamıştır.
Gelinen noktada, Dersim Demokratik Halk Dayanışması’nın Dersim merkez ve ilçelerinde gösterdiği adayları destekleyeceğiz. Dersim Demokratik Halk Dayanışmasının bir bileşeni olarak hareket edeceğiz.
EÖC olarak Ovacık belediyesinde sınırlı düzeyde de olsa yürütülen halkçı demokratik belediyecilik anlayış ve pratiğinin desteklenmesi ve büyütülmesi gerektiğine inanıyoruz.
Türkiye devrimci ve sol hareketi her alanda olduğu gibi, legal çalışma alanında da büyük bir gerileme yaşamaktadır. Tam da bu nokta da, son yıllarda legal faaliyetlerde en önemli ve geniş kamuoyu tarafından destek ve değer görmüş başlıca çalışmalardan biri Ovacık belediyesinin pratiğidir. Bu çalışma salt çalışmayı yürüten SMF’ye değil, tüm ülke çapında genel olarak Türkiye sol ve devrimci siyasetine değer ve prestij kazanmıştır. Aynı zamanda attığı sınırlı adımlarla bile olsa halkçı demokratik belediyecilik konusunda tüm kamuoyunda prestijli bir örnek yaratmıştır. Türkiye devrimci ve sol hareketleri bu çalışmaya sahip çıkmalı ve hep birlikte bu çalışmayı daha da büyütmelidir.
İkinci olarak, Dersim açısından yukarıda belirttiğimiz istisnai durum haricinde tüm Kürt kentlerinde HDP’yi ve adaylarını destekliyoruz.
HDP halkçı demokratik bir hareket ve Kürt halkının demokratik bir sözcüsü olarak faşizme karşı direnişte en önemli bileşenlerden biridir. HDP ile omuz omuza olmayı devrimci, demokratik mücadelenin büyütülmesinin zorunlu bir adımı olarak görüyoruz.
Türkiye genelinde ise AKP faşizminin geriletilmesi ve demokratik, halkçı mevzilerin kazanılması için devrimci, sosyalist, sol, demokrat, ilerici, halkçı adayları parti farkı gözetmeden destekliyoruz.
Yerel seçimlerin sonuçları salt yerel yöneticilerin seçilmesi ile sınırlı olmayacaktır. Yerel seçimler AKP faşizmine karşı direnişin sürdüğünü, diz çökülmediğini, halkın kazanma umudunun büyütüldüğünü göstermenin de araçlarından biri olacaktır. Salt bu da değil. Seçim hilelerine, hırsızlığa, her türden halk düşmanlığına karşı direniş süreci olacaktır.
Bütün bu boyutları ve hedefleriyle yerel seçimleri devrimci, demokratik, anti-faşist direnişin bir mevzisine dönüştüreceğiz.
Yaşanan ağır ekonomik krizle birlikte çözülmeye başlayan AKP kitlesini, gericiliğin etkisi altındaki tüm kitleleri kazanmak, demokratik, sosyalist fikirlere yaklaştırmak için yerel seçimler zeminini kullanacağız.
CHP dahil tüm kendini sol olarak tanımlayan tüm kesimleri devrimci, demokratik güçlerle birliğe yaklaştırmak için yerel seçimler zeminini kullanacağız.
Anti-faşist, demokratik güçlerle, devrimci güçlerle somut mücadele içinde birleşip ortak mücadeleler yürütmek için yerel seçimler zeminini kullanacağız.

