Ankara, Bahçelievler’de 1978 yılında 7 Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyesi gencin vahşice öldürülmesi olayının faillerinden Haluk Kırcı’nın bir televizyon programındaki konuşmasında, “Bu bir intikam saldırısıydı” şeklindeki sözleri nedeniyle yürütülen soruşturma tamamlandı. Savcılık, Kırcı’nın sözlerinin “sempatikleştirici, övücü olmadığı ve kendi değer yargısını açıkladığı”nı belirterek hakkında takipsizlik kararı verdi.
Haluk Kırcı, 23 Temmuz 2020 tarihinde Haber Global’de Julide Ateş’in sunduğu “40 Soruda” programına katılmıştı. Kırcı, Bahçelievler katliamının katliam değil “intikam” olduğunu söylemiş, “Katliam katliam denilip geçiliyor. Sanki başka katliam olmadı Türkiye’de. Hep Bahçelievler ön plana çıkarıldı. İstanbul’da 1 Mayıs Mahallesi’nde 5 işçi ülkücü diye öldürüldü. Adana’da 5 tane ülkücü öğretmen öldürüldü. Bahçelievler katliam değildir, biz öldürülen arkadaşlarımızın intikamı için oraya gittik” ifadelerini kullanmıştı.
Kemal Türkler Eğitim ve Kültür Vakfı ve Türkiye İşçi Partisi tarafından Kırcı hakkında suç duyurusunda bulunulmuştu. Suç duyurusunda, Haluk Kırcı’nın sarf ettiği sözlerle “Suçu ve suçluyu övme”, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” suçlarının işlediği belirtilerek cezalandırılması talep edilmişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu’nca yürütülen soruşturmada takipsizlik kararı verildi. Kararda, şiddeti, silahlı direnmeyi veya ayaklanmayı teşvik eden ifadeler dışında, devletin veya toplumun bir kesiminin hoşuna gitmeyen incitici, rahatsız edici, ürkütücü, bilgi ve düşüncelerin ifade özgürlüğü kapsamında olduğu belirtildi.
Kararda, “şüphelinin işlenen bir suçu ya da işlediği suç nedeniyle bir kişiyi övücü, yüceltici, sempatikleştirici nitelikte bulunmayıp kendi değer yargısını açıkladığı” ve Haluk Kırcı hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildi.
