
Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), İsrail’in İran’a yönelik saldırılarına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “Emperyalizmin Ortadoğu’daki ileri karakolu olan Siyonist İsrail rejiminin, İran’a yönelik gerçekleştirdiği son askeri saldırıyı kınıyoruz. İran’ın sivil altyapısını da hedef alan bu saldırı, yalnızca iki devlet arasındaki bir gerilim değil; emperyalist sermayenin dünya halklarına karşı yürüttüğü kapsamlı kuşatmanın ve savaş stratejisinin yeni bir aşamasıdır” denildi.
Gazze’de yürütülen soykırım savaşı, Lübnan ve Suriye’ye yönelik tehditler ve şimdi İran’a karşı başlatılan doğrudan saldırılar, ABD-İsrail ekseninin krizlerini dışsallaştırma ve bölgeyi kanlı bir savaş alanına çevirme stratejisinin bir parçası olduğu belirtilen açıklamada, “Faşist Netanyahu rejimi, içerideki siyasi çürümüşlüğünü, ekonomik darboğazı ve uluslararası tecridi, askeri saldırganlıkla aşmaya çalışmakta; emperyalizmin bölgedeki jandarmalığını üstlenerek savaşın alanını genişletmektedir. İsrail’in sözde “önleyici” saldırısı, 2003 Irak işgalinde olduğu gibi, ABD emperyalizminin klasikleşmiş senaryosudur. 2018’de Trump yönetiminin Ortak Kapsamlı Eylem Planı’ndan (JCPOA) tek taraflı çekilmesiyle başlayan süreçte İran’a karşı ekonomik kuşatma, sabotajlar, suikastlar ve şimdi açık askeri saldırılar devreye sokulmuştur. Bu saldırganlığın nihai hedefi; Ortadoğu’nun enerji kaynaklarını denetim altına almak, halkların iradesini bastırmak ve bölgeyi emperyalist tahakküme boyun eğdirmektir” ifadelerine yer verildi.
Açıklamanın devamı şöyle: “Bu emperyalist savaşın bedelini, sömürülen ve ezilen tüm ülkelerin işçi sınıfı ve emekçi halkları ödemektedir. Savaşın ekonomik, ekolojik ve insani yıkımı dünya halklarını kuşatırken, silah tekelleri ve emperyalist finans oligarşisi kârlarını katlamaktadır.
Türkiye’deki AKP/MHP iktidarı da bu kanlı düzenin suç ortaklarındandır. Sahte ve ikiyüzlü İsrail karşıtı söylemlerle halkı kandırmaya çalışan mevcut gerici siyasal iktidar, İsrail devletiyle askeri ve ticari ilişkileri sürdürmekte; limanlarını, hava sahasını ve lojistik altyapısını emperyalist savaşın hizmetine sunmaktadır. Emperyalizme bağımlı tekelci sermaye sınıfı, savaşta da barışta da aynı cephededir: Halklara karşı, sömürü düzeninin yanında.
Emperyalist-Siyonist ittifakın ve onların yerli işbirlikçilerinin tırmandırdığı bu savaşı ancak dünya halklarının emperyalizme karşı vereceği devrimci mücadele durdurabilir. Kalıcı barış, yalnızca emperyalizme, siyonizme ve yerli işbirlikçilerine karşı yürütülecek halkların birleşik mücadelesiyle mümkündür.
‘Enternasyonal dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz’
Tüm ilerici, devrimci ve anti-emperyalist güçleri, İran halkıyla ve Ortadoğu’daki direniş cepheleriyle enternasyonal dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz. Savaş çığırtkanlarına karşı halkların devrimci enternasyonalizmiyle ses verelim! Kahrolsun emperyalizm ve siyonizm! Yaşasın emperyalizme karşı enternasyonal dayanışma ve halkların birleşik devrimci mücadelesi!”

