Connect with us

Emek

‘Tutsak sendikacılar ve tutsak kadınlar serbest bırakılsın’

Dev Tekstil Sendikası İstanbul Anadolu Yakası temsilcisi Gülnur İnce, sendikal mücadele yürüten kadınların keyfi gerekçeler ile tutsak edildiğini vurgulayarak, “Sendikacı tüm kadın dostlarımızın ve tutsak kadınların serbest bırakılması 8 Mart’ın temel taleplerinden birisi olmalıdır. 1 Mayıs’a katılmak, 8 Mart’a katılmak, bunları örgütlemek suç değildir. Tutsak sendikacılar, tutsak kadınlar serbest bırakılsın” dedi.

Yadigar Aygün/ İstanbul

AKP-MHP iktidarı son süreçte topluma ve kadınlara yönelik saldırını, baskılarını arttırdı. Sendikal mücadele yürüten kadınların 1 Mayıs Birlik, Dayanışma ve Mücadele Günü’ne katılması, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne katılması ve işçi eylemlerine katılması gerekçe gösterilerek keyfi nedenler ile tutuklandı. Yasal olan eylemler, suçlama konusu yapıldı. Sendikal mücadele, emek mücadelesi ve kadın mücadelesi veren Dev Tekstil Genel Başkan Yardımcısı Fatma Alökmen, Birleşik İşçi Hareketi Sözcüsü Meliha Kayacı, Kadın İşçinin Sesi Sözcüsü Serpil Topal, geçtiğimiz aylarda tutuklandı.

Ayrıca geçtiğimiz günlerde kadına yönelik erkek şiddetine, çocuk istismarına ve emek sömürüsüne karşı her zaman sokaklarda, alanlarda, işçi eylemlerinde devrimci mücadele yürüten, ESP Eş Genel Başkanı Hatice Deniz Aktaş, SKM Genel Sözcüsü Tanya Kara, SGDF Eşbaşkanı Berfin Polat, ESP PM Üyesi Ezgi Gürbüz, ESP Sultangazi İlçe Eşbaşkanları Gamze Toprak SKM İstanbul İl Sözcüsü Leyla Can, SKM Genel Meclis üyesi Dilara Su Kalpak, SGDF MYK üyeleri Hivda Selen, Simay Ada Kart, Senem Nur Pektaş, Zeynep Tekin, Azze Deniz Akşar ve ETHA muhabiri Züleyha Müldür tutuklandı.

Dev Tekstil Sendikası İstanbul Anadolu Yakası Temsilcisi Gülnur İnce ile Dev Tekstil Genel Başkan Yardımcısı Fatma Alökmen, Birleşik İşçi Hareketi Sözcüsü Meliha Kayacı, Kadın İşçinin Sesi Sözcüsü Serpil Topal’ın ve mücadele eden kadınların tutuklanmasının nedenlerini ve baskılara karşı neler yapılaması gerektiğini konuştuk.

‘8 Mart’a, 1 Mayıs’a katılmak suç sayıldı’

İnce, AKP-MHP iktidarının gözaltı ve tutuklamalar ile toplumda baskı politikalarını arttırdığını söyledi. İnce, son süreçteki tutuklamaların nedenlerini şu sözler ile açıkladı; “AKP iktidarı zaten hükümete geldiğinden beri işçi sınıfının, emekçilerin örgütlenme hakkına, sendikal haklarına saldırılarını devam ettiriyor. Bu tutuklamaların, baskıların hiç biri birbirinden farklı değil. Tüm sendikacı arkadaşlarımız, daha özgür daha eşit bir yaşam mücadelesi verdikleri için aslında tutuklandılar. Fatma, İzmir bölgesinde yıllardır sendikal çalışma yürüten bir sendikacı arkadaşımız. Fatma, sömürü düzeni ile çok küçük yaşlarda karşılaşmış, emek sömürüsünün ne demek olduğunu bilen ve emek sömürüsü için mücadele eden bir kadın arkadaşımız. Yıllardır da bunun mücadelesini veriyor. Kadınların daha özgür bir yaşam, eşit işe eşit ücret alabilmesi için tekstil atölyelerinde baskı, mobbing ve sömürü son bulsun diye mücadele ediyor. İzmir’de son dönemde asgari ücret kampanyaları sürdürülüyordu. Çok güçlü de bir çalışmaydı. Bügün Antep Başpınar’da arkadaşlarımız direniyorlar, mücadele ediyorlar. Benzerini aslında Ege Bölgesi’nde yapmak gibi bir mücadele programı vardı. Bunun önüne geçmek, çalışmayı yıpratabilmek için uydurma gerekçeler ile Fatma tutuklandı. Bugün en temel yasal hakkımız olan 1 Mayıs’a katılmak, 8 Mart’a katılmak, sendika çalışması yapmak gerekçe gösterilerek arkadaşlarımız tutuklandılar.”

‘AKP, kadınları kriminalize etmek istiyor’

İnce, kadın hareketinin sürekli güçlendiğini belirtti. İnce, iktidarın kadın mücadelesini engellemek için kadın sendikacıları ve kadın mücadelesi veren kadınları kriminalize etmeye çalıştığını vurguladı. İnce, “AKP döneminde grevler yasaklandı. Direnişler yasaklandı. Pandemi dönemi geçirdik. Kod-29 kod ile işçileri daha zapturapt altına alan maddeler, yasalar çıkardılar. Emekçilerin, bir takım hakları AKP döneminde sürekli geriye gitti. Buna karşı duran tüm arkadaşlarımız, sadece Fatma değil, diğer sendikacı kadın arkadaşlarımız, kadın mücadelesi veren kadın dostlarımız da uydurma gerekçeler ile gözaltına alınıp tutuklandılar. İktidar şunu söylüyor; muhalefet edebilirsin ama benim istediğim sınırlarda grev yapabilirsin, benim istediğim sınırlarda ve istediğim sendikalar ile yapabilirisin diyor. Çünkü kadın hareketi giderek güçleniyor. Kadınlar, örgütlenmelerin en ön saflarında yer alıyorlar. Bu mücadelenin önünü kesmek istiyor” diye konuştu.

‘2025 yılı mücadele yılı olacak’

8 Mart’a ve 1 Mayıs’a katılmanın suç olmadığının altını çizen İnce, iktidarın saldırı politikalarına karşı örgütlü bir şekilde mücadele yürütülmesi gerektiğini söyledi. İnce, “Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlamak, 1 Mayıs alanlarında olmak, işçi sınıfı ve emekçilerin, sendikaların en doğal hakkı. Bunu örgütlemek de en temel görevlerimizden biri. Emekçi kadınların yaşadığı sorunlar gün geçtikçe artıyor. Geçtiğimiz sene de emekliler yılıydı, emekliyi perişan ettiler. Şimdi AKP, kadın bedeni, kadın kimliği ve kadın emeği üzerinden pek çok yasayı hayata geçirmeye çalışıyorlar. Bunların karşısında duran herkese de iktidar saldırıyor. Saldırmaya da devam edecek. Bizler mücadele etmediğimizde ve bir araya gelmediğimiz koşullarda iktidarın bu saldırıları sürecek. 2025 yılı ‘Aile Yılı’ ilan edildi. Biz, 2025 yılının aile yılı değil, mücadele yılı olması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

‘Tüm kadınları sokaklara, alanlara çağırıyoruz’

İnce, tutsak sendikacı kadınların ve tutsak edilen tüm kadınların bir an önce serbest bırakılması gerektiğini belirtti. İnce, tüm kadınları emek sömürüsüne karşı, iş cinayetlerine karşı, baskı ve mobbinge karşı 8 Mart’ta alanlara çağırdı. İnce, “Sendikacı tüm kadın dostlarımızın ve tutsak kadınların bırakılması 8 Mart’ın temel taleplerinden birisi olmalıdır. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne giderken tüm sendikacı kadın dostlarımızın ve tutuklanan kadınların serbest bırakılması temel taleplerimizden biri olsun. Açlık, yoksulluk, sefalet, savaş gün geçtikçe artıyor ve bunun bedelini biz kadınlar 2 kez ödüyoruz. Çalıştığımız alanlarda, sokakta, evde her yerde baskıya, mobbinge maruz kalıyoruz. Hem emeğimizin sömürülmemesi için hem de bu baskılara dur diyebilmek, rahat ve özgür yaşayabilmek için tüm kadınları 8 Mart’ta sokaklara, alanlara çağırıyoruz” diye belirtti.



Nisan 2025
PSÇPCCP
 123456
78910111213
14151617181920
21222324252627
282930 

More in Emek