
Trabzon’daki AKP Dayanışma Meclisi’ndeki konuşmasında Erdoğan ABD Başkanı Donald Trump’ın Türkiye’den satın alınan çelik ve alüminyum ürünleri üzerindeki gümrük vergisini yüzde 50 artırma kararının Dünya Ticaret Örgütü (WTO) kurallarına aykırı olduğunu söyledi ve faiz artırımına karşı “Faiz zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan bir sömürü aracıdır. Faiz tuzağına düşmeyeceğiz” dedi.
Erdoğan, “Tüm dünyaya ticaret savaşı açan ve buna ülkemize açana da cevabımızı yeni ittifaklara, yeni pazarlara yönelerek veririz. Hale bak, demir çelik de vergileri artırıyor. Biz Dünya Ticaret Örgütü’nün üyesiyiz. Böyle bir şey yok. Ben yaptım oldu mantığıyla böyle bir şey olamaz. Amerika’da her yer kaynıyor. Yapılan yanlış. Biz de ticaret hukuku neyi söylüyorsa onu söylemeye devam edeceğiz” dedi.
Erdoğan’nın konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle;
‘Ekonomik savaş’
“Milletimizin iradesini sandıktan yönlendiremeyenler her dönemde farklı araçlarla üzerimize geldiler. Provokasyonla darbeyle yapamadıklarını şimdi parayla gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Buna açık ifadeyle ‘ekonomik savaş’ derler. “Ülkemizde döviz kurunun 15 Temmuz öncesi bulunduğu 2,8 seviyesinden bugün 6 lirayı geçmesinin ne ekonomik ne de mantıklı bir izahı vardır. Türkiye 20 yıl önce Asya ülkelerinde yaşandığı gibi bir finans kriziyle mi karşı karşıya? Hayır. ABD ve İngiltere’de olduğu mortgage kriziyle mi karşı karşıya? Hayır. Yunanistan gibi iflas mı söz konusu? Ama buna rağmen kredi kuruluşları onu yine yükseltiyorlar. Dedim ya ekonomik savaş.”
‘Oyununuzu gördük ve meydan okuyoruz’
“Peki, fırtınanın sebebi nedir? Ekonomik hiçbir sebebi yok. Bu işin bir adı var mıdır? Vardır, Türkiye’ye operasyon çekmektir. Trabzon’dan ilan ediyorum, oyununuzu gördük ve meydan okuyoruz. Şunu bilmelerini istiyoruz. Teslim olmayacağız, üretmeye devam edeceğiz. İstihdamımızı genişletmeye devam edeceğiz. Fabrikalarımızın çarklarını işletmeye devam edeceğiz. Siz dolarla üzerimize gelirseniz, biz de başka yollarla işlerimizi yürütmenin çarelerini arayacağız.” İfadelerini kullandı. Devamında Erdoğan;
“Ya ben senin stratejik ortağınım. Afganistan’da beraberim, Somali’de beraber olduk. Ve şu anda Kabil’de havalimanını biz koruyoruz. Böyle müşterek stratejik bir ortağına kalkıp da PYD YPG gibi terör örgütlerini sahiplenerek bir kenara nasıl koyarsın? “5 bin TIR silahı Kuzey Suriye’ye taşıyorsun. Bu da yetmiyor, kalkıp terör örgütleriyle ilişkisi olan bir papaz için 81 milyonluk Türkiye’yi feda etmeye kalkıyorsun. Kusura bakma gereği neyse bir hukuk devleti olarak biz onu yaparız. Kalkıp da talimatla Türkiye’ye boyun eğdiremezsiniz.”
‘Para dediğin bugün yoktur yarın bulursunuz’
“Biz her şeyi hukuk içinde götürelim istedik. Ama gördük ki hukuk dilinden anlamıyorlar. Biz o dilleri de konuşmasını biliriz. Hukuk diline yoksanız kusura bakmayın. Biz hukuk diliyle konuşmaya devam edeceğiz.”
Yastık altı döviz ve altınların TL’ye çevrilmesi çağrısını tekrarlayan Erdoğan; “Para dediğiniz bugün yoktur yarın bulursunuz. Yatırım dediğiniz iki gün gecikir, üçüncü gün daha güçlü gelir. Onlar şu anda bizim sakalımızı traş ediyorlar. Bilmiyorlar ki yarın çok daha gür çıkacak. Her yerde söyledim. Yasık altı dövizi olanlar, dolar, avro, altın. Olanlara söylüyorum. Lütfen bunları bankalarda TL’ye çevirsinler. Trabzonlunun yastık altında bir şeyleri olabilir” dedi.
‘Faiz tuzağına düşmeyeceğiz’
“IMF ile anlaşın diyenlerin, ülkenizin siyasi bağımsızlığından vazgeçin dediklerini gayet iyi biliriz. Göreve geldiğimizde IMF’ye borcumuz 23,5 milyar doları. Ne yaptık? Sıfırladık. Şimdi Türkiye’nin IMF’ye borcu yok. Merkez Bankası’nın döviz rezervi 22,5 milyar dolar, şimdi 102,5 milyar dolar. “Aman faiz, faiz de faiz. Bu can bu tende kaldıkça bu tuzağa da gelmeyiz. Çünkü faiz zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan bir sömürü aracıdır bunu iyi bilelim. Kimse bizi bu tuzağa düşürmeye çalışmasın, bu oyuna da gelmeyeceğiz. Hiç kimse boşuna hevese kapılmasın. Özgürlüğün bedeli ancak can olabilir.”

