İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, F Oturumu eylemlerinin 435’inci haftasında Silivri 5 Nolu L Tipi Hapishanesi’nde bulunan hasta tutuklu Cengiz Sinan Halis Çelik’in durumuna dikkati çekti. Sosyal medya hesapları üzerinden gerçekleştirilen eylemde açıklamayı, İHD Hapishaneler Komisyonu üyeleri Meral Nergis Şahin ve Nuray Şimşek okudu. Hapishanelerde yaşanan hak ihlallerinin her gün artmakta olduğu ve temel insani gereksinimlerin dahi göz ardı edildiğine dikkat çeken Şahin, bu sorunların çözümü için daha fazla duyarlılık ve herkese sorumluluk düştüğünü vurguladı.
Ardından söz alan Nuray Şimşek ise Cengiz Sinan Halis Çelik’in 1996 yılında 22 yaşındayken Ağrı’da yaralı olarak tutuklandığını ve bu süre zarfında ağır işkencelerden dolayı epilepsi hastası olduğunu ifade etti. Çelik’in felç riskinden dolayı ameliyat edilmediğini ve kafasında olan şarapnel parçalarının alınmadığından dolayı epilepsinin arttığını ifade eden Şahin, bu arada mesane kanseri teşhisi konulan ve ileri derecede kemik erimesi de olan Çelik’in durumuna uygun düzenli tedavi yapılmadığı için durumunun giderek ağırlaştığını söyledi.
İlaçları ‘gerek yok’ diye verilmiyor
Çelik’in tutuklandığından beri farklı hapishanelerde tutulduğunu söyleyen Şimşek, kanser tedavisi için getirildiği Metris R Tipi Hapishanesi’nde adli bir tutuklu tarafından 22 yerinden şişlendiğini ve ölümcül yaralar aldığını belirtti. Şimşek, Çelik’in bu yaralanmadan dolayı yürüyemez hale geldiğini ve tekerlekli sandalyeye mahkum olduğunu vurguladı. Şimşek, “Bu zor koşullarda yaşamına devam ederken, kaldığı hapishane sık sık değiştirildiğinden mesane kanseri tedavisi de yarım kalır. Onkoloji doktorunun verdiği ilaçlar hapishane doktoru tarafından ‘bunlara gerek yok’ denilerek verilmez” diye belirtti.
‘Tek başına epilepsi krizi’
Ailesinin komisyona verdiği bilgilere göre Çelik’in durumu hakkında bilgi verilmediğini belirten Şimşek, yan hücresindeki tutuklunun aileye verdiği bilgiye göre Çelik’in 19 Temmuz’dan beri tek başına tutulduğu hücrede epilepsi krizi geçirdiğini ifade etti. Şimşek, İnfaz memurları tarafından baygın halde bulunmuş. Kendisine geldiğinde, burnunda kan pıhtısı ve iki dişinin kırıldığını fark ediyor” dedi.
Revir doktorunun atak geçirme riskinin yüksek olduğunu söyleyerek muayene için hastaneye sevkinin istendiğini fakat salgın gerekçesiyle tek kişilik hücrede tutulmaya devam edildiğinin altını çizen Şimşek, “Çelik’in atakları sık ve uzun sürdüğünden hayati riski yüksek ve bu bizi kaygılandırıyor. Bunun yanında, yazın ortasında olmamıza rağmen yazlık giysileri verilmediğinden kardeşim halen kışlık giysilerle durmaktadır” ifadelerine yer verdi.
‘Olumsuzluklardan yetkililer sorumlu’
Çelik’in mesane kanseri tedavisinin idare tarafından engellendiğinin altını çizen Şimşek, “Bir an önce dışarıda ciddi bir sağlık desteğine ihtiyacı vardır. Yetkililerden, bir an gerekli işlemlerin yapılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı. Tutukluların temel hakları ve sağlığa erişimlerine yönelik ihlallere son verilmesi gerektiğini belirten Şimşek, “Cengiz Sinan Halis Çelik ve tüm hasta mahpuslar serbest bırakılsın. Sağlığa erişim ve tedavi hakkı önündeki engeller kaldırılsın” dedi.
