
IŞİD’in Suriye’nin Kobane kentine yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te yapılan eylemlerden 6 yıl 3 ay sonra, aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da olduğu 28’i tutuklu 108 kişi hakkında Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın ilk duruşması bugün Sincan Hapishanesi Kampüsü’nde görülüyor.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu 28’i tutuklu 108 kişi hakkında açılan Kobanê Davası başladı. Mahkeme heyeti ile avukatlar arasında tartışma yaşandı. Avukatlar dışarıda bekleyen tüm avukatların salona alınmasını istedi. Mahkeme başkanı, Kovid-19 gerekçesiyle sınırlı sayıda avukat alacağını ve bu konuda taviz vermeyeceğini söyledi. “Avukatların duruşmaya katılmayız” sözleri üzerine mahkeme başkanı, “takdir hakkı sizde” dedi.
Tutuklulardan protesto
SEGBİS ile bağlanan siyasetçiler, alkışlarla bulundukları yerden protesto etmeye devam etti.
Avukatlar da mahkeme heyetini alkışlarla protesto etti ve sıralara vurdu. Mahkeme başkanı tutanaklara “avukatlar uyarıldı” şeklinde geçti. Avukatlar bu durumu da protesto etti.
Mahkeme heyeti ile avukatlar arasında tartışmalar devam ediyor.
Sağlık Bakanlığı avukatları, İçişleri Bakanlığı yetkilileri, Yasin Börü’nün avukatları, AKP’li ve Hür Dava Partisi avukatları, Emniyet Genel Müdürü avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu.
Mahkeme heyetini protesto eden sanık avukatları, “Savunma hakkını yok saymak CMK’yi yok saymaktır. Her şeyi tutanağa geçin. Avukatlarla böyle konuşamazsınız” diye konuştu.
Mahkeme Başkanı, “Önce kimlik tespiti yapacağım, sonra iddianameyi okuyacağım” sözlerine, bakanlık avukatları ve müşteki avukatları da destek verdi. Avukatlar, alkışlarla duruşma salonunu terk etti.
Tutanaklara geçmedi
Duruşmada yaşananlar, “Bir kısım sanık müdafileri protesto ederek, salondan ayrılmaya başladıkları bu esnada bir kısım sanık avukatların söz almadan konuştukları ve bir kısım sanık avukatların tutuklu sanıklarla hitaben kimlik tespiti yaptırmamaları söylediği görüldü” şeklinde tutanaklara geçti.
Salonu terk ettiler
Avukatlar, “Yargılama böyle yapılmaz” diyerek, salondan çıkmaya başladı. Mahkeme başkanı avukatlara, “Oturduğunuz yerde kimse söz almadan konuşamaz. İsimlerini verin kimlik tespiti yapar okuruz onsan sonra taleplerinizi alırız” ifadelerini kullandı. Avukatlar ise “Önce hakim olduğunuzu unutmayın” diyerek yanıt verdi.
Mahkeme başkanı avukatların yaşananların tutanaklara geçirilmesi talebini, “Kimlik tespitinin ardından bu söylediklerinizin hepsini tutanağa geçeceğiz” diye karşılık verdi.
Milletvekilleri, mahkeme başkanının avukatsız kimlik tespiti yapmasına “Avukatlar burada yok” diyerek tepki gösterdi. Mahkeme başkanı da “Kanun açık, yapabiliriz” dedi.
Mahkemenin işleyişine karşı söz söyleyen müştekilere de mahkeme başkanı, “Salonda işleyişi bozduğunuz an hepinizi çıkarırım” dedi.
‘Avukatım olmadan kimlik tespiti yapmam’
Kimlik tespitine devam eden mahkeme heyeti, tutuklu siyasetçilerin kimlik bilgilerini okudu. Tutuklu HDP MYK Üyesi Alp Altınörs, “CMK hükümleri açıktır. Ben her hususta avukatlarımın yanımda olmasını istiyorum. Aynı şekilde CMK’ye göre müdafi desteği alma hakkım var. Avukatım olmadan kimlik tespitini yapmak istemiyorum. Yasa gereği her aşamada avukat yardımından yararlanma hakkım var. Avukatların bir kısmın dışarıda bıraktığınız için duruşma salonundaki avukatlar da dışarı çıktı. Neden avukatlar arasında bir ayrım yapıyorsunuz. Müşteki avukatların hepsi buradayken savunma avukatlarını neden dışarı çıkarıyoruz” diye konuştu.
Mahkeme başkanı, Altınörs’e avukatını çağırabileceğini söyleyerek, kimlik tespitine devam etti. Altınörs’ün cevap vermemesi üzerine mahkeme başkanı, tutanaklara “cevap vermedi” şeklinde geçti.
Selahattin Demirtaş: Buraya yargılanmaya değil yargılamaya geldik
Selahattin Demirtaş’ın kimlik tespiti yapılmak istendi.
“Bütün bilgileri zaten mahkemeye vereceğiz” diyen Selahattin Demirtaş, “Buraya susmaya değil konuşmaya geldik. Yargılanmaya değil, yargılamaya geldik. Avukatların sayısı belliydi. Her bir sanık için 3 avukat olsa da 100’den fazla avukat olacaktı. Mahkeme salonunun kalabalık olacağı önceden belliydi. Bu sorunu çözebilirdiniz. Gerçekten yargılamanın devam etmesini istiyorsunuz ara verip bu sorunu çözebilirsiniz. Bilgilerimizi tabi ki mahkemeye vereceğiz. Sormak istediğiniz her türlü soruyu sorabilirsiniz, biz de savunmamızı yapacağız. Yıllardır yargılama yapıyorsunuz. Bizi onlarla karıştırmayın. Sesinizi yükseltmeyin. Karşınızda çocuk yok. Türkiye’nin üçüncü büyük partisinin meclis grubu eş başkanları karşınızda. Her ne kadar sanık sandalyesinde otursak da halkın iradesini temsil ediyorsunuz. Bizler medeni insanlarız. Daha önce darbecileri yargıladınız, bilemem nasıl yargıladınız. Ama bize o muameleyi uygulayamazsınız. Bir duruşma salonunda avukatların bulunması gerekir. Yargılama usulen uygun gibi gözüksün istiyorsanız avukatlar girsinler. Ben orada değilim. Yanımda avukat yok, duruşma salonunda avukat yok. Şu anda duruşma salonunda aleyhime bir şey tespit etme şansım yok. Baskı ortamında yargılamayı yapsanız da avukatların buraya girmesi gerekiyor” dedi.
Demirtaş kimlik tespitine ilişkin sorulara yanıt vermedi.
Kışanak: Saray’ın talimatları ile karar veriyorsunuz
Ardından kimlik tespitlerine geçilen Gültan Kışanak da “Böyle duruşma yapamasınız, Saray’ın talimatları ile karar veriyorsunuz. Siz hukuka, hukukun temel ilkelerine riayet etmediğiniz müddetçe sorularınıza yanıt vermeyeceğiz” dedi. Mahkeme başkanı ise sorularını sürdürdü ve ardından “Cevap vermediği görüldü” dedi.
Mahkeme başkanının ısrarla kimlik tespiti yapmak istemesine, Ayşe Yağcı, “Avukatım olmadan kesinlikle sorulara cevap vermeyeceğim”, Berfin Özgü Köse, “Avukatlarım olmadan mahkemenin hiçbir aşamasında herhangi bir beyanda bulunmak istemiyorum” ve Gülfer Akkaya, da “Avukatlar alınmadan konuşmak istemiyorum” diye cevap verdi.
Kimlik tespiti yapılmak istenen Nazmi Gür mahkeme başkanına, “Sizi hukuka davet ediyorum” dedi. Mahkeme başkanı ise buna karşılık, “Tabi ki davetinize canı gönülden icabet edeceğim” dedi. Ardından ise sorularını sormaya devam etti.
Ata: Dosya eksik başladı
Tutuklu siyasetçi Ayla Akat Ata, kimlik tespiti sırasında “Ben bu koşulda sorduğunuz sorulara cevap vermem. Savunma avukatların yerini alması gerekiyor. Bu dosya şu an savunma makam yerine oturduğu için eksik başlamıştır. Gereken sorunu çözebilmek için yapmanız gereken şudur ikinci sırada oturan güvenlik personelini çıkarıp avukatları alma” diye konuştu. Mahkeme heyeti kimlik bilgilerini okuyarak, Ata’nın mikrofonunu kapattı.
Tutuklu siyasetçi Ayşe Yağcı, “Avukatım olmadan kesinlikle sorulara cevap vermeyeceğim” dedi.
Milletvekilleri, “Ne yapıyorsunuz, avukatlar olmadan” diyerek bir kez daha mahkeme heyetine tepki gösterdi.
Heyet vekillerden yardım istedi
Mahkeme başkanı milletvekillerinden, “O zaman yardımcı olun, duruşmaya geçelim. Burada aleni bir duruşma yapıyoruz. Eğer aleni bir duruşma yapma niyetimiz olmasaydı şu an burada 5 ayrı salonda duruşma yapılmazdı. Hazırlık yapılmazdı. Her iyi niyeti gösterdik, sizde iyi niyet gösterin, sonra talepleri alacağız” talebinde bulundu.
Milletvekilleri bir kez daha avukatların içeri alınmasını talep etti.
Tutuklu siyasetçi Berfin Özgü Köse, “Avukatlarım olmadan mahkemenin hiçbir aşamasında herhangi bir beyanda bulunmak istemiyorum” şeklinde konuştu.
Tutuklu siyasetçi Gülfer Akkaya, “Avukatlar alınmadan konuşmak istemiyorum” dedi.
Gerginlikle başlayan duruşma, avukatlar olmadan kimlik tespitiyle devam ediyor. (MA)

