
Savcı Mehmet Selim Kiraz cinayeti davasında müebbet hapis cezası verilen sanık Mustafa Koçak, adil ve bağımsız mahkemelerde yargılanma talebiyle girdiği açlık grevini ölüm orucuna çevirdi. “Onu yaşatmak istiyoruz” diyen abla Ayşe Koçak, kamuoyundan destek istedi.
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın, 31 Mart 2015 günü görev yaptığı İstanbul Adalet Sarayı’nda öldürülmesiyle ilgili 4’ü tutuklu 9’u firari 14 sanık hakkında İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada 11 Temmuz’da karar çıktı. Yargılama sonucu tutuklu sanıklar Mustafa Koçak ve Murat Canım, “Anayasayı ihlal” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Verilen bu ceza üzerine tutuklu bulunduğu İzmir Şakran 2 No’lu T Tipi Hapishanesi’nde, “adil ve bağımsız mahkemelerde yargılanma” ve “işkencecilerinin yargılanması” talebiyle açlık grevine giren Mustafa Koçak, 90’ıncı gününde eylemini ölüm orucuna dönüştürdü.
9 gündür ölüm orucunda olan Mustafa Koçak’ın ablası Ayşe Koçak, yanında olduklarını belirttiği kardeşinin taleplerinin kabul edilmesini istedi.
‘İmzalamadığı için tutuklandı’
Kardeşinin Savcı Kiraz cinayetinin ardından Berk Ercan isimli bir şahsın ifadesi doğrultusunda, cinayette kullanılan silahı temin ettiği gerekçesiyle 23 Eylül 2017’de gözaltına alındığını söyleyen abla Ayşe Koçak, kardeşinin gözaltında işkenceye maruz kaldığını belirtti.
Polislerin kardeşine üzerinde başkasının ismi yazılı olan dosyaları zorla imzalatmaya çalıştığını anlatan abla Koçak, bunları imzalamaması üzerine mahkemeye çıkarılıp, tutuklandığını iddia etti.
‘Tanıkların ifadesi çelişkili’
Mahkeme sürecinde ise, hiçbir şekilde kardeşinin savunma yapmasına bile izin verilmediğini ifade eden Koçak, “Hatta karar açıklanmadan önceki son savunması bile alınmadı. 27’nci Ağır Ceza Mahkemesi heyeti Mustafa’ya hakaretlerde bulundu. Boyuyla, kilosuyla, öğrenim durumuyla bile dalga geçildi. Benim kardeşim Berk Ercan’ın ‘köftecide bana söyledi’ ifadesi yüzünden ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı” dedi.
Verilen cezanın bir dayanağın olmadığını, yine tanık ifadelerinin çelişkili olduğunu söyleyen Koçak, “Tanıklardan biri olan Cavit Yılmaz, daha sonra yurt dışına gittiğinde Almanya’da ifadesini değiştirdi. Baskı altında ve zorla ifade verdiğini söyledi. Bir televizyon kanalına çıkan Cavit Yılmaz, bu görüntülerin kendisine ‘polisin izlettirdiğini’ söyledi. Mahkeme tutanaklarında da bu var. Cavit Yılmaz’ın ifade değişikliği hiçbir şekilde dosyaya girmedi ama gerekçeli kararda Cavit Yılmaz’ın tanıklığı da yer aldı” diye belirtti.
‘Ölüm orucuna başladı’
Mahkemenin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını verme gerekçesini “…teşebbüs suçunu işlediği vicdani kanısına mahkememizce yapılan yargılama sonucunda ulaşılmıştır” dayandırmasına da tepki gösteren Koçak, şunları söyledi: ” Bu kararı verenler acaba kardeşlerinin, çocuklarının yüzlerine nasıl bakıyorlar? Nasıl evlerine gittiklerinde ‘biz adaleti savunduk’ diyebiliyorlar. Vicdani kanaate göre verilen bir karar istemiyoruz. Delile dayalı bir karar istiyoruz. Mustafa’nın adil yargılanmasını istiyoruz. Tarafsız ve adil bir mahkemede yargılanmasını istiyoruz.”
‘Onu yaşatmak istiyoruz’
Verilen cezanın ardından “adil yargılanma” talebiyle girdiği açlık grevini ölüm orucuna çeviren kardeşinin arkasında olduklarını kaydeden abla Koçak, gerçeklerin ortaya çıkarılmasını, verilen kararın bozulmasını ve adil yargılanma sürecinin işlemesini talep ettiklerini dile getirdi.
“Mustafa Koçak için adalet istiyoruz. Adil yargılanmak için bedenini ölüme yatırdı. Biz ailesi olarak onu yaşatmak istiyoruz” diyen abla Koçak, bu konuda her kesimden destek beklediklerini kaydetti.
Koçak, yaptığı telefon görüşmesi esnasında annesine Nazım Hikmet’in “Yaşama Dair” şiirini okuduğu için kardeşine cezaevi idaresi tarafından görüş cezası verildiğini de paylaştı.
Yürüyüş başlatılacak
Ölüm orucundaki Mustafa Koçak ve yine tutuklu Grup Yorum üyeleri için 13 Ekim Pazar günü “Adalet İstiyoruz” talebiyle İstanbul Kartal’dan Ankara’ya yürüyüş yapılacak. (MA)

