
Dünyanın birçok ülkesinde Anneler Günü kutlanırken çocukları açık grevinde olan anneler de bugünü eylemle geçiriyor. Çocuklarına destek olmak için alanlarda olacaklarını ifade eden annelerden Emine Özer, “Bütün dünyada anneler günü kutlanıyor. Biz çocuğu Hapishanende ve açlık grevinde olan anneler ise Hapishane kapsında olacağız. Çünkü bizim için en güzel hediye çocuklarımızın özgürlüğüdür” dedi.
‘Yedi bin annenin yüreği ağzında bekliyor’
1 Mart’tan itibaren Alanya L Tipi Hapishane’nde açlık grevinde bulunan Şükran Özer’in annesi Emine Özer, en son 6 Mayıs’ta görüşe gittiğini ve kızının durumunun kötü olduğunu ifade etti. PKK Lideri Abdullah Öcalan’la görüşme sağlandıktan sonra çok umutlandıklarını dile getiren Özer, görüşmeden sonra görüşe gittiğini ve tutukluların tek bir görüşme ile tecridin kalkmadığını söyleyerek eylemlerine devam edeceklerini kendisine beyan ettiklerini ifade etti. Hükümetten bir beklentisinin olmadığını söyleyen Özer, umudunun anneler olduğunu, el ele verdikleri durumda çocuklarının ölümünün önüne geçeceklerini söyledi.
‘En güzel hediye çocuklarımızın özgürlüğüdür’
Çocuğu tutuklandığından bu yana Anneler Günü’nün kendisi için bir anlam ifade etmediğini belirten Özer, kendileri için en güzel hediyenin çocuklarının özgürlüğü ve yaşaması olduğunu söyledi. Özer, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanına seslenmek istiyorum. Yeri geldiğinde ‘Kürt kardeşlerim’ diyorsunuz ancak çocuklarımızın ölümüne seyirci kalıyorsunuz. Anne olarak tepki gösterdiğimizde yine saldırıya uğrayan biz oluyoruz böyle bir kardeşlik olmaz. Sadece insanlar onuruyla yaşasın istiyoruz. Bir an önce talepler karşılansın çocuklarımız ölmesin.”
Bir anne olarak elimden ne geliyorsa…
Ağabeyi, oğlu ve kuzeni Hapishanende bulunan Türkan Yıldırım, geç olmadan Hapishanene ses olmak gerektiğini dile getirdi. Adalet Bakanlığı’na seslenen Yıldırım, kendi yasalarını uygulamalarını isteyerek, “Eğer adalet varsa bu ülkede, kendi oluşturdukları anayasayı uygulasınlar. Kendi imza attıkları maddelere uysunlar. Biz sadece bunu istiyoruz. Tecrit bir insanlık suçudur. Tecrit kaldırılsın insanlar ölmesin Hapishanenden tabutlar çıkmasın. Bir anne olarak, kimse ses olmasa dahi benim elimden ne geliyorsa çocuğumun yaşaması için yaparım. Gerekirse bende Hapishane önünde açlık grevine başlarım. Öleceksek birlikte ölelim, yaşayacaksak birlikte yaşayalım” diye konuştu.
‘Yarın geç olmadan…’
Gerçek karşısında sessiz kalmadığını ifade eden Yeşim Tuna Kızıltoprak, “Her şeyden önce bir anneyim ve yaşama ses vermek adına Kürt anneleriyle birlikteyim. Her annenin gözyaşı da benim gözyaşımdır. Bugün Anneler Günü verilecek en güzel hediye çocuklarının yaşamasıdır. Ben bütün annelerin yüreklerinin ferahlamasını istiyorum. Buradan demokrasi ve yaşamı savunan tüm kesimlere şunu söylemek istiyorum; yarın geç olmadan başta Leyla Güven, olmak üzere bütün tutsaklara sahip çıkalım” dedi. (MA)

