Connect with us

Analiz

General Engels Özgülünde Proletaryanın Güvenlik ve Savunma İhtiyaçlarına Tarihsel Bir Bakış- 1

Teknolojik evrimin gidişatının, bilimsel komünizmin özünü tarihte yanılgıya düşüremeyeceğinin ve bu nedenle sonsuza kadar felsefi ve ideolojik bir teslimiyetin ortaya çıkmasına dair imkansızlığın bilgisi Marks ve Engels de vardı. Bu bağlamda Paris komününe askeri anlamda özel bir ilgi gösterip, dersler çıkarmaya çalıştılar. Aynı zamanda Marks ve Engels, iktisadi üretim alanındaki makine dünyasının teknolojik evrimini tespit etmişlerdi ve bunun yıkıcı bir gelişmeye yol açacağını seziyorlardı.

Sınıf mücadelesinin keskinleştiği dönemlerde devrimci proletaryanın ciddi bir güvenlik sorunu yaşadığını tarihsel tecrübelerden dolayı biliyoruz. Sınıf uzlaşmacılığının ve ideolojik teslimiyetin ayyuka çıktığı günümüzde, bu konunun önemi yeterince anlaşılamaya bilinir belki. Ama yenilgi sonrası epistemolojisi önünde diz çökmüş kesimlerin bir güvenlik sorunu olmadığını da kabul etmek gerekiyor.

Devrimci Kürt milli hareketinin içine girdiği burjuvazinin kamu alanlarıyla birleşme siyasetinin, uzun süredir devrimci hareketi zorlayan ideolojik tasfiye sürecini daha da derinleştireceği açıktır. Romantik/ hayal perest sosyalizm anlayışı ve burjuva hümanizminin timsah göz yaşlarını arkasına alan güçlü bir tasfiye dalgasının, artta kalan toplum dirimsel dinamikleri etkisiz bırakabileceği şimdiden anlaşılıyor. Sınıf mücadelesi tarihinde yaşanan sınıfsal uzlaşmaların her zaman toplum üzerinde geçici etkileri olmuştur. Bu türden sağ ve teslimiyetçi politikalarla gerçekleşen sınıf uzlaşmacılığı nedeniyle, tarihin hiçbir döneminde ezilen sınıfların güvenlik ihtiyacı ortadan kalkmamıştır.

Bunun nedeni; ezen ve ezilen arasındaki sınıf karşıtlıklarının, binlerce yıldır ontolojik olarak uzlaştırılamaz olmasından kaynaklanmaktadır Günümüzde gelişen yapay zekanın, böyle bir uzlaşmayı, zorla boyun eğdirme yoluyla sağlayacağı yönündeki görüşler ise, kaynağını esas olarak küçük burjuva ideolojisinden almaktadır. Herkesin ne yaptığını günlük olarak takip eden makina algoritmaları, sosyal bir devrimi engelleyemezler. Bunun en başta gelen nedenlerinden birisi; devrimle gelen bir toplumsal değişikliğin, insan toplumlarının çoğunluğunun çıkarını içermesinden ileri gelmektedir. Bu nedenle, toplumsal çıkarlarının farkına varmış çoğunluğun eylem ve iradesini, azınlık sınıfların akıllı makinelerle durdurması mümkün değildir.

Aslında burjuva militarizmin makine evrimi ve sayısal çokluğunun, ya da devasa nicelik değerlerinin felsefeye olan etkisi Engels tarafından Anti Dühring’de esas olarak çözümlenmiş bir konuydu. Materyalist açıdan taktik ve stratejik bakımdan çözümlenmiş bir konunun, günümüzde devrimci mücadelenin ihtiyaçları bağlamında çözümlenmemesi mümkün değildir. Biz bırakalım sosyalist geçiş dönemini, bizzat devrim öncesi demokratik mücadelenin kendisinin bile aslında proletaryanın egemenlik savaşının özgün bir biçimi olduğunu ilk olarak Engels sayesinde anladık. Bu durum; demokratik mücadelenin bile savunma araçlarına ihtiyaç duyduğunu bizlere bildirmektedir.

Engels, komünist hareketin, burjuva devletin, parlamento ve belediye gibi kamu alanlarına sıkışarak ileriye gidemeyeceğini fark etmişti. Burjuva kanunlar içinde kalarak burjuvaziyi devirmek mümkün olmadığı gibi, devrimciler bir süre sonra dönüşerek burjuvaziye benzemeye başlayacaklardı. Bu nedenle daha yerine getirilmesi gereken yüzlerce pratik, bilimsel ve teorik görevler arasında bu konuya zaman ayırarak yoğun bir ideolojik mücadele vermiştir. Babasına ait firma ofisinde yirmi yıl çalışmak zorunda kalmasına rağmen, her biri bilimsel bir yapıt olan sayısız mektuplarla uluslararası komünist hareketi uyarıp bilgilendirmiştir. Zaten devleti ele geçirmeden önce girilen sınıf mücadeleleri nedeniyle proletarya partileri ciddi güvenlik sorunları yaşıyorlardı.

Engels’in antik kent devletlerinin ve Orta Çağ’ın devrimci köylü hareketlerinin gerilla savaşlarına yakın ilgi göstermesinin nedeni, komünist işçi hareketlerinin güvenlik açığını gidermek içindi. Çünkü Engels daha Marks ile tanıştıktan sonra yoldaşlığın ilk meyvesi olarak birlikte yazdıkları “Kutsal Aile”de burjuva demokrasisinin aslında her an kana bulanacak bir diktatörlük olduğunu anlamıştı. Devlet, o tarihe kadar sanılanın aksine toplumsal düzeni yaratmamıştı. Aksine toplumsal düzenin akışı devleti yaratmıştı. Yani demokrasi denilen şey, toplumsal düzeni zor ve şiddet yoluyla diktatoryal tekele almanın özgün ve giderek evrensellik kazanan bir biçimiydi. Bu nedenle devrimci işçiler devlete hiç dokunmadan devralarak daha fazla ilerleyemezlerdi. Bu nedenle onun devrim anlayışında, yenilen burjuvazinin kamu düzeninin bir daha toparlanamaması için hızlı bir biçimde parçalanıp dağıtılması ilkesi bulunmaktaydı.

Engels’in proleter devrim ile katil makineler tarafından tahkim edilmiş burjuva militarizmi arasında kurduğu diyalektik ilişki, Paris komünü yenilgisinin dersleriyle yeni bir senteze ulaşmıştır. Devlet ve devrim olgusuna denk gelen bu dersler Lenin tarafından sonradan geliştirilmiştir. Bu öğretilerin yakıcı gerçekliği, sınıflı toplum tarihi boyunca kendisini yenileyerek ilerlemesini sürdürecektir. Teknolojik evrimin gidişatının, bilimsel komünizmin özünü tarihte yanılgıya düşüremeyeceğinin ve bu nedenle sonsuza kadar felsefi ve ideolojik bir teslimiyetin ortaya çıkmasına dair imkansızlığın bilgisi Marks ve Engels de vardı. Bu bağlamda Paris komününe askeri anlamda özel bir ilgi gösterip, dersler çıkarmaya çalıştılar. Aynı zamanda Marks ve Engels, iktisadi üretim alanındaki makine dünyasının teknolojik evrimini tespit etmişlerdi ve bunun yıkıcı bir gelişmeye yol açacağını seziyorlardı.

Engels, üretim alanındaki bu makinalaşmanın militarizme yansımalarını gözlüyor ve insanlığın geleceğine yönelik isabetli kestirimlerde bulunuyordu. Askeri yazılarında da ilerde bir dünya savaşı tehlikesini ön gördüğüne dair yeterli kanıt vardır… Engels, daha o zamanlarda Avrupa’daki büyük devletler arasındaki silahlanma yarışını görüyordu ve böyle giderse dünyada bir türdeş varoluş tehlikesinin ortaya çıkabileceğini bilimsel olarak sezinliyordu. Bu bilgilere ulaşmak için sıcak cephelerde keşif ve gözlem yürütüyordu. Prusya ile Fransa arasındaki savaş cephelerinde proletarya adına gözlem ve keşif yürüten bir Engels’den bahsetmek mümkündür. Saldırgan Avrupa ordularının cephaneliklerindeki askeri envanterden bile çok iyi haberi vardı onun. Burjuva askeri teknolojinin evrimini gözlemlerken, onun iç çalışma mekanizmasının diyalektik işleyişini ortaya çıkarıyordu.

Engels her şeyden önce askeri makinanın iç çelişkisini kavrıyor, sonra da bu makinenin karşıtı olan makine ile olan ilişkisinin evrimine odaklanıyordu. O dönem komünist önderlerin askeri teknolojiye doğrudan bir katkı yapma gibi ne koşulları ne de böyle bir öncelikleri vardı. Çünkü onlar militarizmin makine evriminin, üretici güçlerin gelişimi nedeniyle devam edeceğini bildikleri için, bilimsel ve teknolojik olguculuğa saplanmaktan kaçınarak, askeri teknolojiyi tarihsel materyalizm açısından ele aldılar. Üretim tarzı ve onun yol açtığı toplumsal ilişkilerle bağlantılı olarak askerlik bilimi ele alınıyordu. Toplumun üretim gücü askeri alana yansıyarak yeniden toplumsal yapıyı ve sınıf mücadelelerini etkiliyordu.

Yani burjuvazinin elindeki katil makinaların evrimsel gelişimi, sınıf mücadelelerinin muhtevasını da durmadan değiştiriyordu. Engels’e göre; her yeni askeri teknolojinin ortaya çıkma durumu, yeni bir askeri taktiği koşulluyordu. Bu perspektiften baktığımızda biz de halk savaşı modellemelerinin, bir dogma olarak değil, üretici güçlerin gelişimine paralel olarak ortaya çıkan, yaşayan ve değişen bir canlı organizma olarak ele alınması gerektiğinin sonucunu çıkarabiliriz. Proletaryanın tarihinde ortaya çıkmış olan bu parlak zekâ, her zaman işçi devriminin güvenlik ve savunma gibi alanlarına özel bir ilgi gösterdi. O, kent emek üreticilerinin katılacağı bir devrimde, dönemin katil makinelerinin yeterince çalışamayacağını oldukça başarılı bir şekilde seziyordu. Böylece tarihsel ve diyalektik materyalizm Engels özgülünde, sadece doğum sancıları çeken dönemin modern fiziğinin sorunlarına çözüm getirmekle kalmıyor, aynı zamanda askerlik biliminin geleneksel burjuva öğretilerini de krize sürüklüyordu…

Devam edecek…



Kasım 2025
PSÇPCCP
 12
3456789
10111213141516
17181920212223
24252627282930

More in Analiz